Lipidler ( Dokuz Eylül Üniversitesi )
Lipidler, ya gerçekten ya da potansiyel olarak yağ asitleri ile ilişkileri olan heterojen bir grup bileşiktir
Lipidlerin ortak özellikleri Lipidler, biyolojik kaynaklı organik bileşiklerdir Lipidlerin yapılarında C, H, O bulunur; ayrıca N, P, S gibi elementler de bazı lipidlerin yapısına girerler Lipidlerin temel yapı taşları yağ asitleridir Lipidler, suda çözünmeyen, apolar veya hidrofob bileşiklerdir Lipidler, kloroform, eter, benzen, sıcak alkol, aseton gibi organik çözücülerde çözünebilirler Lipidlerin enerji değerleri yüksektir
Lipidlerin sınıflandırılmaları
Yağ asitlerinin çeşitli alkollerle oluşturdukları esterler basit lipidler olarak bilinirler Yağ asitlerinin gliserol (gliserin) ile oluşturdukları esterler nötral yağlardır; trigliseridler veya triaçilgliseroller diye de adlandırılırlar Yağ asitlerinin gliserolden daha büyük moleküllü alkollerle oluşturdukları esterler mumlardır
Yağ asitleri ve alkole ek olarak başka gruplar içeren lipidler bileşik lipidlerdir Fosfolipidler: Yağ asitleri ve alkole ek olarak bir fosforik asit içeren bileşik lipidlerdir Sfingolipidler: Gliserol içermeyen, yağ asidi ve uzun zincirli bir amino alkol olan sfingozin içeren bileşik lipidlerdir. Sfingolipidlerin fosfat içerenleri, sfingomyelinlerdir; fosfat içermeyip karbonhidrat içerenleri glikolipidler olarak bilinirler
İzopren türevi bileşikler olan karotenoidler ve steroidler lipidlerle ilgili maddelerdir Trigliserid, kolesterol ve fosfolipidlerin değişik oranlarda protein ile kombinasyonu sonucu oluşan moleküler agregatlar lipoproteinlerdir. Lipoproteinler suda çözünürler ve lipidler böylece kanda taşınabilirler
Yağ asitleri Yağ asitleri, hidrokarbon zincirli monokarboksilik organik asitlerdir; yapılarında, 4-36 karbonlu hidrokarbon zincirinin ucunda karboksil grubu bulunur COOH palmitic acid, a saturated acid COOH palmitoleic acid, an unsaturated fatty acid
Doğal yağlarda bulunan yağ asitlerinin karbon atomu sayısı çifttir Yağ asitlerinin yapısında yer alan hidrokarbon zinciri karbonları, -COOH karbonundan itibaren isimlendirilir; -COOH karbonuna komşu ilk karbon atomuna a- karbon, ikinciye b-karbon, üçüncüye g-karbon denir; en sonda yer alan metil grubunun karbonu ise w-karbon olarak isimlendirilir
Yağ asitlerinin sınıflandırılmaları : -Doymuş (satüre) yağ asitleri -Doymamış (ansatüre) yağ asitleri -Ek gruplu yağ asitleri -Halkalı yapılı yağ asitleri
Doymuş (satüre) yağ asitleri Doymuş (satüre) yağ asitleri, hidrokarbon zincirleri çift bağ içermeyen ve dallanmamış olan yağ asitleridirler En basit doymuş yağ asidi, 2 karbona sahip asetik asittir CH COOH 3 Doymuş yağ asitleri, iki karbonlu monokarboksilik asit olan asetik asit üzerine kurulmuş olarak tasarlanabilirler
Hayvansal yağlarda en çok bulunan doymuş yağ asitleri, 16 karbonlu palmitik asit ile 18 karbonlu stearik asittir
Doymamış (ansatüre) yağ asitleri Doymamış (ansatüre) yağ asitleri, hidrokarbon zincirinde bir veya daha fazla çift bağ içeren yağ asitleridirler. Doymamış yağ asitleri oda sıcaklığında genellikle sıvıdırlar, suda çözünmezler, uçucu değillerdir.
Hidrokarbon zincirinde bir çift bağ içeren doymamış yağ asitleri, monoansatüre (monoenoik) yağ asitleridirler CH (CH ) C=C(CH ) COOH 3 2 7 2 7 İki veya daha fazla çift bağ içeren doymamış yağ asitleri, poliansatüre yağ asitleridirler. Poliansatüre yağ asitleri, içerdikleri çift bağ sayısına göre dienoik, trienoik, tetraenoik yağ asitleri olarak adlandırılırlar CH (CH ) C=CCH C=C(CH ) COOH 3 2 4 2 2 7 CH CH C=CCH C=CCH C=C(CH ) COOH 3 2 2 2 2 7 CH (CH ) (CH C=C) (CH ) COOH 3 2 3 2 4 2 3
Hayvansal yağlarda en çok bulunan doymamış yağ asitleri, palmitoleik asit, oleik asit, linoleik asit, araşidonik asittir Karbon Yağ asidinin adı Yapı formülü iskeleti Palmitoleik asit 16: 1D9 CH (CH ) CH=CH(CH ) COOH 3 2 5 2 7 Oleik asit 18: 1D9 CH (CH ) CH=CH(CH ) COOH 3 2 7 2 7 Linoleik asit 18: 2D9, 12 CH (CH ) CH=CHCH CH=CH(CH ) COOH 3 2 4 2 2 7 CH (CH ) CH=CHCH CH=CHCH CH=CHCH CH= Araşidonik asit 20: 4D5, 8, 11, 14 3 2 4 2 2 2 CH(CH ) COOH 2 3 Hayvanlarda depo yağlarını çoğunlukla palmitik ve oleik asitler oluşturur; daha az olarak da stearik asit bulunur
Linoleik asit, linolenik asit ve araşidonik asit, insanlar için esansiyeldirler yani vücutta sentez edilmezler; besinlerle dışarıdan alınmaları gerekir Linoleik asit, mısır yağı, yer fıstığı, pamuk yağı ve soya fasülyesi yağı gibi tohum yağlarında bulunur Linolenik asit, ayrıca keten tohumu yağında bulunur Araşidonik asit, yer fıstığı yağında daha fazla miktarda vardır
Ek gruplu yağ asitleri Ek gruplu yağ asitleri, hidrokarbon zincirlerinde hidroksil grubu veya metil grubu gibi ek gruplar içeren yağ asitleridirler Yağ asidinin adı Karbon iskeleti Dioksistearik asit 18: 0(9, 10-dioksi) Risinoleik asit 18: 1D9(12-monooksi) Serebronik asit 24: 0(2-monooksi) Oksinervonik asit 24: 1D15(12-monooksi) Tüberkülostearik asit 18: 0(10-monometil)
Halkalı yapılı yağ asitleri Halkalı yapılı yağ asitleri, hidrokarbon zincirleri halkalı yapı oluşturmuş olan yağ asitleridirler Yağ asidinin adı Karbon iskeleti Hidnokarpik asit 16:1D13 Şolmogrik asit 18:1D15 Prostanoik asit 20:0 8 COOH 20 12 prostanoic acid
Yağ asitlerinin kimyasal özellikleri -Yağ asitlerinin karboksil grupları ile alkollerin hidroksil grupları arasından su çıkışı suretiyle yağ asidi ve alkolün birbirine ester bağıyla bağlanması sonucu esterler oluşur. Örneğin trigliseridler, gliserolün yağ asidi esterleridirler O ester bonds CH2 OH HO C (CH ) CH 2 14 3 O O CH2 O C (CH ) CH + H O CH OH + HO C (CH ) CH 2 14 3 2 2 14 3 O O CH OH HO C (CH ) CH CH O C (CH ) CH H O 2 2 14 3 2 14 3 + 2 O glycerol palmitic acid (a fatty acid) CH O H O 2 C (CH ) CH + 2 2 14 3
-Yağ asitleri, karboksil grupları vasıtasıyla metallerle tuzları oluştururlar. Karbon sayısı 6’dan fazla olan yağ asitlerinin metallerle oluşturduğu tuzlara sabun denir O CH2 O C (CH ) CH 2 16 3 O CH O (CH ) CH C 2 16 3 + 3 NaOH O CH2 O C (CH ) CH 2 16 3 CH2 OH O + – CH OH + 3 Na O C (CH ) CH 2 14 3 salts of fatty acids (soaps) CH2 OH
-Doymamış yağ asitlerinin yapısında yer alan etilen bağı (-CH=CH-), platin, nikel veya bakır varlığında kolaylıkla hidrojenle doyurulabilir; iki hidrojen çift bağa girer ve doymamış yağ asidi doymuş hale geçer O O CH O C (CH ) CH CH(CH ) CH CH2 O C (CH ) CH 2 2 5 2 7 3 2 14 3 O O Ni CH O C (CH ) CH CH(CH ) CH + 3 H 2 5 2 7 3 2 CH O C (CH ) CH 2 14 3 O O CH O (CH ) CH CH(CH ) CH C 2 2 5 2 7 3 CH2 O C (CH ) CH 2 14 3
-Doymamış yağ asitlerinin yapısında yer alan etilen bağı fluor, klor, brom, iyot gibi halojenlerden biri ile doyurulabilir I I H H I2 H H Doymamış yağ asitlerinin absorbe ettiği iyot miktarı ölçülerek çift bağ sayısının veya doymamışlık derecesinin saptanması mümkün olabilir. 100 g doymamış yağın gram cinsinden tuttuğu iyot miktarı, iyot indeksi olarak tanımlanır; iyot indeksi, cilt altı dokularda 65, karaciğerde 135’dir
-Doymamış yağ asitlerinin çift bağları, oksidan etkiye göre sonuçta değişik ürünler meydana gelecek şekilde oksitlenirler. Çift bağlara O2 girmesiyle peroksit , enodiol, epoksit, ketohidroksit gibi çeşitli gruplar ortaya çıkar. R’ O2 R R R’ H H non-enzymatic OOH very reactive
Gliserol (Gliserin) Gliserol, tatlı, kıvamlı, sıvı karakterde, üç değerli bir alkoldür.
Gliserol, su ve etil alkolle her oranda karışabilir; eter, kloroform ve benzolde çözünmez Gliserol, bir çok madde için çok iyi bir çözücüdür; su çekici ve nemlendirici özelliğe sahip olduğundan kozmetik ve ilaç yapımında kullanılır
Nötral yağlar (Trigliseridler, triaçilgliseroller, yağlar) Gerek hayvansal yağlar gerekse bitkisel yağlar, yağ asitlerinin gliserin (gliserol) ile oluşturdukları oldukça kompleks esterlerdir; bu esterlere gliserid adı verilir Gliserinin bir alkol grubu bir molekül yağ asidi ile esterleşirse monogliserid meydana gelir Gliserinin iki alkol grubu iki molekül yağ asidi ile esterleşirse digliserid meydana gelir Gliserinin üç alkol grubu da üç yağ asidi ile esterleşirse trigliserid meydana gelir.
Genelde yağların yapısı trigliserid biçimindedir Trigliseridlerde gliserin ile esterleşen yağ asitlerinin üçü ¢ de aynı ise yani a, b, a pozisyonlarının hepsinde aynı tür yağ asidi bulunuyorsa trigliseridler, basit yağlar olarak tanımlanırlar Trigliseridlerde gliserin ile esterleşen yağ asitleri aynı ¢ değilse yani a, b, a pozisyonlarında farklı tür yağ asidi bulunuyorsa trigliseridler, karışık yağlar (miks yağlar) olarak tanımlanırlar
Bitkisel yağlar, süt ürünleri ve hayvansal yağ gibi doğal yağların çoğu, basit ve karışık yağların kompleks karışımlarıdırlar. Bunlar, zincir uzunluğu ve doygunluk dereceleri farklı çeşitli yağ asitleri içerirler
Trigliseridler (yağlar, nötral yağlar), önemli biyolojik fonksiyonlara sahiptirler
Trigliseridlerin kimyasal özellikleri -Yağlar, ya yüksek basınç altında su ile, ya da normal basınç altında asitlerle kaynatılarak ya da lipaz gibi belirli enzimlerin katalitik etkisiyle hidrolize olurlar; gliserol ve yağ asitlerine parçalanırlar
-Yağlar, kuvvetli bazlarla kaynatılırlarsa, sabunlar ve gliserine ayrılırlar
Sabunların işe yararlılığı, suda çözünmeyen maddeleri miseller denen mikroskopik agregatlar oluşturarak çözme ve dağıtma yetenekleridir Sabunlar, sert sularda kullanıldıklarında suda çözünmeyen kalsiyum ve magnezyum tuzları haline dönüştürülürler ve tortu oluştururlar
-Yağlardaki yağ asitlerinin doymamış bağları, çeşitli oksidan etkenlerle, çeşitli bileşikleri oluşturmak üzere okside olurlar -Yağlar, hava, ışık, rutubet, ısı ve bakteri etkisiyle kendilerine özgü koku ve tatlarını kaybederek acılaşırlar. Yağların acılaşması, çeşitli oksidasyon olaylarından ileri gelebilir. Oksijenin ortadan kaldırılması veya kinon, fenol, bilirubin, vitamin E gibi antioksidanların eklenmesi yağlarda oksidasyondan ileri gelen acılaşmayı geciktirir
Mumlar Mumlar, genellikle uzun zincirli yağ asitlerinin yine uzun zincirli ve bir hidroksilli yani bir değerli alkollerle meydana getirdikleri esterlerdir Mumlar, doğada yaygın olarak bazı böceklerin salgılarında; hayvanların deri, kıl ve tüylerinde koruyucu tabaka halinde; bitkilerin yapraklarında, meyve ve kabuklarında bulunurlar
Fosfolipidler Fosfolipidler, fosfat içeren lipidlerdir; fosfatidler olarak da bilinirler Fosfolipidler, molekül yapılarındaki alkol türüne göre fosfogliseridler (gliserofosfolipidler) ve fosfosfingozidler (sfingomyelinler) olmak üzere iki grupta incelenirler
Sfingomiyelinler, alkol olarak gliserol yerine kompleks bir amino alkol olan sfingozin içeren fosfolipidlerdir Sfingomyelinler, sfingolipidler sınıfından da sayılırlar
Sfingomyelinler, hayvan hücrelerinin plazma membranlarında bulunurlar; beyin ve sinir dokusunda bol miktardadırlar; myelinli nöronların aksonlarını saran ve izole eden myelin kılıf, iyi bir sfingomyelin kaynağıdır.
Sfingolipidler Sfingolipidler, gliserol yerine bir uzun zincirli amino alkol olan sfingozin içeren bileşik lipidlerdir Sfingolipidlerin fosfat içerenleri, sfingomyelinlerdir; fosfat içermeyip karbonhidrat içerenleri glikolipidler olarak bilinirler
Sfingozinin amino azotuna bir yağ asidinin amid bağı ile bağlanması suretiyle oluşmuş en basit sfingolipid seramiddir
Seramide bağlı olarak karbonhidrat içeren sfingolipidler, glikolipidler olarak bilinirler
Glikolipidler -Serebrozidler -Sülfatidler -Globozidler (seramid oligosakkaridler) -Gangliozidler
Serebrozidler, seramide bağlı tek şeker ünitesi içeren glikolipidlerdir; basit glikolipidler olarak da adlandırılırlar Serebrozidlerin yapısındaki şeker genellikle galaktozdur ve bunlar karakteristik olarak sinir dokusu hücrelerinin plazma membranlarında bulunurlar Serebrozidler, en fazla beyinde, omurilikte, dalakta, karaciğerde ve böbrekte bulunurlar
Steroidler Steroidler, izoprenoid lipidler sınıfından, hayvansal ve bitkisel dokularda çok yaygın olarak bulunan maddelerdir
Kolesterol (kolesterin) Kolesterol, hayvansal kökenli bir steroiddir, ilk kez 1775 yılında insan safra taşından izole edilmiştir, insan safrasında bol miktarda bulunur
Kolesterolün özellikleri -Kolesterol beyaz kristalli, tatsız ve kokusuz bir maddedir -Kolesterol, organik çözücülerde, sıcak alkolde, sıvı ve katı yağlarda çözünür -Kolesterolün elektrik iletkenliği çok azdır -Kolesterol molekülünde 3 nolu karbondaki hidroksil grubu, yağ asitleriyle esterleşir ve kolesterol esterlerini oluşturur. -Kolesterolün renk reaksiyonu verici özellikleri vardır
Kolesterolün biyofonksiyonları -Kolesterol, impulsların oluştuğu ve taşındığı beyin ve sinir sisteminde yalıtıcılık görevi görür -Kolesterol, insan ve hayvanlarda hücre membranları ve subsellüler partiküllerin yapısal elemanlarındandır -Kolesterol, hayvansal dokularda en çok beyin, sinir dokusu, adrenal bezler, ve yumurta sarısında hem serbest halde hem de esterleşmiş halde bulunur
-Kolesterol, antihemolitik etkiye sahiptir -Serbest kolesterol, mikrozomlardaki bazı enzimlerin regülasyonuna katkıda bulunur -Kolesterol oksitlenir ve konjuge çift bağ içerirse deride bulunan 7-dehidroksikolesterol meydana gelir; 7- dehidroksikolesterol de UV ışığa maruz kalırsa kolekalsiferol (vitamin D ) oluşur 3 -Kolesterol, steroid hormonların ve safra asitlerinin de ön maddesidir.
…