Kanser ve Beslenme İlişkileri ( Eda YILDIZ )

KANSER VE BESLENME İLİŞKİLERİ

Kanser oluşumu birçok nedene bağlıdır. Genetik faktörler kadar besinlerle alınan toksik öğelerin de %60-%80 oranında kansere sebep olduğu bilinmektedir. Yanlış beslenme de kansere yol açan nedenlerden biridir, beslenmemizi düzenleyerek kanserden korunabiliriz. Çünkü yapılan araştırmalar kanserin kalıtımsal faktörler yanında çevresel etkenlerden oluştuğunu belirtiyor.

Kanser Riskini Arttıran Faktörler

• Sigara içmek

• Aşırı alkol alımı

• Yapay kimyasallarının alınması

• Radyasyona maruz kalma

• Düzensiz yaşam, çok eşlilik

• Aşırı yağ ve yağlı besin alımı

• Taze sebze ve meyvelerin az alınması

• Posalı (lifli) besinlerin az alımı

• Olumsuz çalışma koşulları

• Tuzlanmış, tütsülenmiş, dumanlanmış besinlerin aşırı alımı

MUTLAKA MEYVE SEBZE TÜKETİN!

Meyve ve sebzeler beta-karotenC VitaminiE vitamini ve Selenyum içerir. Bu öğeler antioksidantdır ve hücreleri hasardan korur. Ayrıca immün (bağışıklık) sisteminin de sağlıklı olmasına yardım ederler. Kanser ve diğer hastalıkların oluşma riskini de azaltırlar. Birçok sebze ve meyve posa ve fitokimyasallar için düşük yağ ile alındığında mükemmel birer kaynaktır. Lutein brokoli ve koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunur. Lykopen domateste bulunur ve bu fitokimyasallar kanserle savaşmada rol alırlar.

POSADAN ZENGİN BESLENİN

Posadan zengin, yağdan fakir bir diyet kolon ve rektum kanserine karşı koruyucudur. Posa bağırsaktaki kanser yapıcı maddeleri kolon aktivitesini artırarak uzaklaştırır. Kompleks karbonhidratları ve posadan zengin besinleri daha çok tüketmeye çalışın. Kabuğu ile yenilebilir meyveleri, kuru baklagilleri, sebzeleri ve tam tahıl ürünlerini tercih edin. Her gün en az 3 porsiyon meyve, 2 porsiyon sebze ve tam tahıllı ekmekler tüketilmeli.

YAĞI ÖLÇÜLÜ KULLANIN

Yüksek yağlı diyetler sadece kalp hastalıkları için risk değildir. Meme, kolon ve prostat kanserleri de yüksek yağlı beslenme ile ilişkilidir, özellikle de hayvansal yağların yüksek olduğu diyetler. Hayvansal yağlarda genellikle doymuş yağ, kolesterol ve kalori yüksekken bol posalı besinler düşüktür. Besinleri düşük yağlı özellikle de doymuş yağdan fakir şekilde tüketmeye çalışın . Bitkisel sıvı yağları daha çok tercih edin.

MUTLAKA EGZERSİZ YAPIN

Obezite, meme, kolon, safra kesesi ve uterus kanseri ile ilişkilidir. Vücut ağırlığının en iyi kontrol yolu fiziksel aktiviteyi devam ettirmek ve porsiyon büyüklüklerinizin kontrolü ile olur.

ALKOL VE SİGARADAN UZAK DURUN

Alkol tüketimi, özellikle fazla miktarda tüketenlerde, karaciğer kanseri riskini arttırır. Alkol alımı sigara ile birleştiğinde; ağız, gırtlak, boğaz ve yemek borusu kanseri risklerini artırıcı etki göstermektedir. Yaşam alanlarınızı sigaradan uzak tutun. Kadınlar meme kanserinden korkarken akciğer kanserinden ölme oranının daha fazla olduğunu unutmamalılar

TUZU AZALTIN

Fazla tuz mide kanserine sebep olabilmektedir. Besinlerden günlük tuz ihtiyacımızı zaten karşılayabiliyoruz. ADA günlük 5 gr ve altını öneriyor

BAZI BESİNLERDE BULUNAN ÖZEL MADDELER VE KANSER

Özellikle genetik olarak kansere yatkınlığı olanların, sigara içenlerin ve yoğun çalışma temposu olanların bu besinleri tüketmeleri kanserden koruyucu etki gösterecektir:

MADDELER

BULUNDUKLAR BESİNLER

Proteaz engelleyiciler

• Soya fasulyesi, mercimek, kuru fasulye, nohut, taze fasulye, bezelye, vb.

Oksitlenmeyi önleyiciler

• Meyveler, ceviz, fındık gibi sert kabuklu meyveler

Biyoflavanoidler

• Turunçgiller, kayısı, karadut, kızılcık, kiraz, vişne, kuş üzümü, üzüm,

Özel koku ve tat veren maddeler

• Lahanalar, karnabahar, ıspanak, pazı, turp, pancar yaprakları, şalgam ve yenebilen otlar

Kükürtlü maddeler

• Sarımsak, soğan, pırasa

KROMOZOM MUTASYONU

• Kromozomların yapısında ya da sayısında herhangi bir değişiklik olmadan, doğal ya da deneysel olarak meydana gelen ve mikroskopta görülmeyen mutasyonlardır. Mutasyonu meydana getiren aracılara “mutajenik faktör” denir. Mutasyona uğramış bir gen nadir olarak eski haline dönebilir.

• Gen mutasyonları, hücredeki kalıtsal bilgiyi taşıyan, çift nükleotid zincirinden oluşan, DNA (deoksiribonükleikasit) molekülündeki gen denilen ve belirli bir özelliği kodlayan bölümündeki değişiklikten kaynaklanır. Mutasyonlar, bir DNA zincirindeki bazın (A, T, G, C) başka bir bazla yer değiştirmesi sonucunda ortaya çıkabileceği gibi, zincire bir ya da daha çok bazın eklenmesi veya zincirdeki bazların eksilmesi sonucunda da ortaya çıkabilir

Mutasyon çeşitleri [değiştir]

• Mutasyon türleri

• Mutasyonlar genetik çalışmaların temelini oluştururlar. Mutasyonun en önemli sonuçlarından biri, bir sonraki kuşağa farklı genetik özellikler aktarılmasına neden olmasıdır. Bu ise, farklı fiziksel özelliklere sahip bireylerin meydana gelmesidir.

• Bu değişimler sonucu ortaya çıkarılan fenotipik çeşitlilik, genetikçilerin değişikliğe uğramış olan özelliği kontrol eden genleri çalışmalarına olanak sağlar. Genetik araştırmalarda mutasyonlar, nesilden nesile geçişlerde takip edilebilen, “marker”lar olarak kullanılırlar. Tarihte mutasyonların sunduğu fenotipik çeşitlilik olmasaydı, örneğin Mendel’in araştırmalarını yaptığı bezelye bitkisinin fenotipi tek olsaydı, bu deneyler hiçbir zaman sonuç bulamayacaktı.

• Bazı canlıların kısa olan hayatlarından yararlanılarak, kolayca tanınabilecek ve çalışılabilecek mutasyonlar bu canlılarda elde edilirler. Mutasyon ve mutagenez çalışmalarında özellikle virüsler, bakteriler, mantarlar, meyve sinekleri, bazı bitkiler ve fareler kullanılmaktadır. Bu canlılar, genetik hakkında bilgilerin elde edilmesinde çok yararlı olmuşlardır.

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu