KİVİ YETİŞTİRİCİLİĞİ
Bu yüzyılın başlarına kadar doğal yetişme alanı olan Çin’in dışında pek bilinmeyen kivi meyvesi, 1930’lu yıllardan itibaren Yeni Zelanda, 1970’li yıllardan itibaren ise dünyanın farklı bölgelerinde kültürel olarak yetiştirilmeye başlanmıştır. Kivi meyvesi vitamin ve aromatik maddeler bakımından zengin ve dekoratif görünüşlüdür (Şekil 12). Bu özelliği nedeniyle kivi kısa sürede insanlar tarafından sevilmiş ve dünyadaki toplam üretimi bir milyon tonun üzerine çıkmıştır.
Ülkemizde kivi araştırma ve üretim çalışmaların sadece 13 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen kivi meyvesi ülkemizde de büyük ilgi görmüş, üretimi ve tüketimi konusunda beklenenin üzerinde bir talep ortaya çıkmıştır. özellikle çay ve fındığın yetiştirildiği Doğu Karadeniz Bölgesinde kivi bitkisi yöre çiftçisi için alternatif bir ürün haline gelmiştir. Karadeniz sahili dışında üretim yönünden önemli potansiyele sahip diğer bir bölge de Marmara Bölgesidir. Büyük tüketim merkezlerinin yakın oluşu, soğuk hava depolarının bulunuşu bu yörede üretimin büyük ölçüde artmasını teşvik etmektedir. Ege ve Akdeniz Bölgelerinde denizden 200-500 metre yüksek nemli vadi içlerinde kivi üretimi yapılabilmektedir. Akdeniz sahil kuşağında ise aşırı sıcaklar kivi yetiştiriciliğini zora sokmakta, her gün sulama yapma zorunluluğu ürün maliyetini artırmaktadır. Ülkemizde mevcut olan meyve tüketim alışkanlığı dikkate alındığında yılda 50.000 tonluk bir tüketim ve en az 400 bin tonluk üretim potansiyelinden bahsetmek mümkündür.
…