ÇÖZELTİ HAZIRLAMA
1. DENEYİN AMACI
Kimyasal analizin temel kavramlarından olan çözeltinin anlamı, hazırlanışı ve kullanılışının öğrenilmesidir.
2. DENEYİN ANLAM VE ÖNEMİ
Bir kimyasal bileşikte veya karışımda bulunan element veya atom gruplarının aranması ve bunların o bileşik veya karışım içinde hangi yüzde oranlarında bulunduğunun saptanması için yapılan işlemlerin toplamına kimyasal analiz adı verilir. Maddi değişmelere bağlı olan olaylar topluluğu kimyasal reaksiyon olarak adlandırılır. İki veya daha çok maddenin çıplak gözle veya optik araçlarla yan yana fark edilememesi ve mekanik yollarla ayrılamaması sonucu oluşturdukları karışıma ise çözelti adı verilir. Anorganik kimyada, eğer ayrıca belirtilmemişse, çözelti denildiği zaman daima sulu (yani çözücüsü su olan) bir çözelti anlaşılır. Maddenin üç fiziksel halinin (katı, sıvı, gaz) birbiriyle belirli oranlarda karıştırılmasıyla çeşitli çözeltiler elde edilir. Yalnız her karışım bir çözelti değildir. Çözeltiden söz edebilmek için sıvının berrak ve tamamen saydam olması gerekir. Çözelti renkli olabilir. Fakat ışığı daima geçirirler, saydamdırlar, süzgeç kâğıdında bir kalıntı bırakmadan kolayca geçerler. Her maddenin bir çözücüde (örneğin, suda) belirli bir çözünme yeteneği vardır. Belirli bir maddenin belirli bir sıvıdaki çözünürlüğü denince, doymuş çözeltinin yüzdesi veya konsantrasyonu anlaşılır. Bir çözelti, çözen ve çözünen olmak üzere en az iki ayrı madde ihtiva eder. Genellikle miktarı fazla olana çözücü, az olana da çözünen denir. Bir çözeltinin hacmi, çözücünün hacmine eşit, ondan az veya fazla olabilir. Fakat, bir çözeltinin ağırlığı çözen ve çözünenin ağırlıklarının toplamına eşittir.
Çözünürlük genellikle 100 gram çözücünün çözebildiği maddenin gram miktarı veya doymuş çözeltinin 100 ml’sinde çözünmüş olarak bulunan maddenin gram miktarı (gr/100 ml) olarak belirtilir. Çözünen madde miktarı az ise çözelti seyreltik çözelti, çok ise konsantre (derişik) çözelti adını alır. Eğer madde çözünürlük sınırına kadar çözünmüş ise, böyle çözeltilere doymuş çözelti denir. Hiçbir maddenin çözünürlüğü kesin olarak sıfır değildir; çözünebilen maddenin konsantrasyonu kimyasal metotlarla ölçülemeyecek kadar az ise bu maddeye çözünmez denir. Maddelerin çözünürlüğü çoğu durumda sıcaklığın artmasıyla artar ve azalmasıyla azalır.
Çözeltinin 100 gramında çözünmüş bulunan madde ağırlığına o çözeltinin yüzdesi (veya ağırlık yüzdesi) denir. Bir çözeltinin konsantrasyonu demek, o çözeltinin belirli bir hacminde çözünmüş maddenin ağırlığı demektir. Ağırlık yüzdesi ile yüzde konsantrasyonu birbirine karıştırılmamalıdır. Bu iki tip çözeltinin aynı hacimlerindeki madde miktarları farklıdır. Ağırlık esasına göre verilen yüzde çözeltilerde ağırlık 100 gram olmasına rağmen, hacim 100 ml’den fazla veya az olabilir. Hacim esasına göre verilen yüzde çözeltilerde ise, bunun tersine, hacim 100 ml olur fakat ağırlık 100 gramdan az veya fazla olabilir. Çözeltilerde meydana gelen reaksiyonlar kütlelerin etkimesi kanunu (denge durumunda, bir kimyasal reaksiyon sonucu oluşan maddelerin konsantrasyonlarının çarpımının reaksiyona giren maddelerin konsantrasyonları çarpımına oranı belirli bir sıcaklıkta sabittir) ile belirlidir.
Bu reaksiyonlar arasında basit çökme, çözünme, redoks, redoksla birlikte çökme, hidroliz ve kompleks oluşması olaylarını sayabiliriz. Çözeltiler çok derişik olmamak şartıyla konsantrasyonları yoğunluklarıyla ters orantılıdır. Yoğunluk sıcaklığa bağlı olduğundan bir çözeltinin t1 ve t2 sıcaklıklarındaki konsantrasyon ve yoğunlukları arasında,
C1 . d1 = C2 . d2
bağıntısı vardır.
DENEY 1) 500 ml 0.1 N’lik NaOH çözeltisinin hazırlanması:
DENEY 2) 0.1 N NaOH çözeltisinden 200 ml 0.004 N’lik NaOH çözeltisinin hazırlanması:
DENEY 3) 1000 ml 0.2 N’lik H2SO4 çözeltisinin hazırlanması:
DENEY 4) 500 ml 0.02 N’lik H2SO4 çözeltisinin hazırlanması:
DENEY 5) 500 ml % 2’lik NaCl çözeltisi hazırlanması:
DENEY 6) 100 ml (1+1)’lik H2SO4 çözeltisinin hazırlanması:
…